Nöbetçi Eczaneler
Cumhuriyet dönemine uzanan köklü bir bisiklet kültürüne sahip olan Bartın, 2008’de üniversitenin kurulmasıyla hızla artan araç trafiği ve şehir merkezinde bisiklete özel yolların bulunmaması nedeniyle bu mirasını kaybetme riskiyle karşı karşıya. Kentin bu yakıcı sorununu dile getiren Bartın Pedalaşlar Bisiklet Kulübü Derneği Başkanı ve aynı zamanda Bisiklet Federasyonu İl Temsilcisi, bisikletin artık bir ulaşım ve spor aracı olarak kabul edilmesi gerektiğini vurguluyor.
En Büyük Engel: Güvensiz Yollar ve Trafik Yoğunluğu
Geçmişte 59 kilometrelik kıyı şeridindeki yerleşimlerde bisiklet yollarının bulunduğunu hatırlatan İl Temsilcisi, “Bartın aslında bisiklet kullanımıyla ilgili bir geçmişe sahip. Fakat bugün bölünmüş bisiklet yollarının olmayışı, bisiklet ulaşımı ve sporunun gelişmesinin önündeki en büyük engel. Tüm Türkiye’de olduğu gibi Bartın’da da can güvenliği endişesiyle istediğimiz seviyeye gelemiyoruz,” dedi.
Okul Zili Çalınca Bisikletler Balkona Kalkıyor
Bartın’da bisikletin, özellikle çocuklar için bir spor dalı olmaktan çok, yaz tatillerinde enerjilerini atacakları bir eğlence aracı olarak görüldüğünü belirten dernek başkanı, acı bir gerçeğe dikkat çekti: “Yazın sokaklarda cıvıl cıvıl bisiklete binen çocuklar, okul zili çaldığı an bisikletlerini balkonlara ya da evlerin içine kapatıyor. Aileler, artan okul trafiğinde çocuklarını güvende hissetmediği için buna izin vermiyor. Bu durum, bisikletin bir ulaşım aracı olarak hayatımıza entegre olmasını engelliyor.”
Lisanslı Sporcu Var, Yarışacak Takım Yok: “Antrenör Eksiği Bizi Bitiriyor”
Kentte 30’a yakın lisanslı bisiklet sporcusu olmasına rağmen, federasyonun düzenlediği yarışmalara katılan aktif bir takımın bulunmamasının en büyük nedeninin antrenör eksikliği olduğunu vurguladı. “Üniversitemizde Spor Bilimleri Fakültesi olmasına rağmen, bisikleti bir branşa çevirmekte güçlük çekiyoruz. Büyük şehirlerde bu sorun bir şekilde çözülüyor ama Anadolu kentlerinde antrenör yetiştirilmedikçe lisanslı sporcuların bir anlamı kalmıyor. Bisikletin olimpiyatlara sporcu taşıyabilecek bir branş olduğu anlayışı maalesef tam yerleşmiş değil.”
Acil Çağrı: “Yollarda Ölmek İstemiyoruz!”
Sözlerinin sonunda bisikletlilerin en büyük ve en acil sorununa değinen İl Temsilcisi, trafikteki can kayıplarının dayanılmaz bir hal aldığını belirtti. “Geçen hafta antrenman yaparken beş arkadaşımızı trafik kazasında kaybettik. En büyük sıkıntımız, trafik kanununda bisikletlinin bir ulaşım aracı olarak haklarının net bir şekilde korunmamasıdır. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın stratejileri var ama biz yollarda ölmeye devam ediyoruz. Federasyon bünyesindeki Ulaşım ve Yol Güvenliği Kurulu olarak farkındalığın artırılması, şehir içi hızların yavaşlatılması için çabalıyoruz ama sesimizi duyurmakta zorlanıyoruz. Tek isteğimiz, yollarda güvenle pedal çevirebilmek.”
Bu yıl 19-21 Eylül tarihleri arasında 10.’su düzenlenecek olan Bartın Bisiklet Festivali ile hem bölgenin güzelliklerini tanıtmayı hem de bisikletin önemine bir kez daha dikkat çekmeyi hedeflediklerini belirten dernek, tüm bisiklet dostlarını ve yetkilileri bu sese kulak vermeye davet ediyor.
